13 Kasım 2013 Çarşamba

Bir Araç Olarak Din



Bir Araç Olarak Din

Din..
Muhteşem bir “araç”. Araçların en güzeli. Savaş zamanlarında askerleri cepheye sürmek için din her zaman kullanılır? Benzer şekilde, genel seçimlerde de öyle. Buna ek olarak insan ilişkilerinde de kullanılır.
Papa, tek bir cümlesiyle yüzbinlerce, hatta milyonlarca hıristiyanı savaşa dahil edebilir. Üstelik Hıristiyanlar’ın birçoğu -hepsi değil- bu savaşa seve seve katılabilir. Ve katılanlardan kimisi ölür, savaşılanların kimisi ölür.
Aynı şekilde, çoğunluğunu müslümanların oluşturduğu toplumda bir savaş çıkacak olsa, din yine kullanılır.
Hatta, dini kullanmaktan ziyade sırf din için yapılan savaşlar bile -maalesef- çok fazla.
Seçim konuşmalarına bakın (ki aslında bakılcak bir tarafları yoktur birçoğunun).
Din, daima kullanılır. Ve uzun bir süredir, dini kullanmayanlar -Türkiye için görülen kadarıyla- fazla oy alamazlar. Ama konuşmalarına dini dahil edenler, kötü yöneticiler bile olsa fazla oy alırlar.
Din , öyle bir şey ki…
Bir yazar ne kadar doğru söylemiş: “Din , toplumların afyonudur”. Bu ifadeye hak vermek için komünist, solcu olmak gerekmiyor.
Hızlı tren kazasından sonra “Kaza Allah’tandır” yorumu yapılabiliyorsa ve yankı oluşturacak bir tepki gösterilmiyorsa, bu; dinin toplumun afyonu olduğunun göstergesidir. Bu arada madem kaza Allah’tan, neden sorumlu olarak makinist gösterildi ve hapse atıldı?
Hangi kesimden olmak daha iyi?
Dürüst olmayan için kişi için bile;  ”Bu adam inançlı, konuşmalarına da yansıtıyor. Bundan kimseye zarar gelmez.” diyen; dininin, kendisinin afyonu olduğu kesimden mi, yoksa; konuşmalarına dini dahil eden herkesin iyi olduğunu düşünmenin yanlış olacağını kavramış kesimden mi ?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder